Isparta, Türkiye’nin önemli tarım merkezlerinden biri olarak bilinirken, son günlerde yaşanan zirai don olayı, bölgedeki çiftçileri derin bir endişeye soktu. Özellikle elma, gül, kiraz ve kayısı gibi değerli tarım ürünlerinde meydana gelen kayıplar, Isparta’nın tarımsal ekonomisi üzerinde ciddi etkiler yaratabilecek boyutlara ulaştı. Üreticiler, aşırı soğukların ardından yaşanılan bu don olayının etkilerini hissediyor ve kayıpların telafi edilmesi için yetkililerden destek bekliyor.
Geçtiğimiz hafta Isparta'da etkili olan zirai don, gece saatlerinde sıcaklıkların aniden düşmesiyle meydana geldi. Tarım ürünlerinin, özellikle çiçekli dönemlerinde bu tür ani soğuklara maruz kalması, bitkilerin hücre yapılarını etkileyerek hasar görmesine neden oluyor. Isparta'nın verimli topraklarında yetişen elma, gül, kiraz ve kayısı ağaçları, bu durumdan en çok etkilenen meyve türleri arasında yer alıyor. Çiftçiler, bu yıl alınan ürünlerin kalitesinin düştüğünü ve verim kaybı yaşandığını ifade ediyor.
Isparta Tarım ve Orman Müdürlüğü verilerine göre, don olayının ardından yaşanan hasar oranı %50’yi buldu. Elma bahçelerinde çiçeklerin dökülmesi, kiraz ve kayısıların ise zarar görmesi, çiftçilerin yüzünü kara çıkarttı. Özellikle gül ürünleri, Isparta'nın uluslararası alandaki tanıtımında ve ekonomik değerinin artmasında büyük rol oynar. Ancak bu yıl, gül hasatının da olumsuz etkilenmesi, hem yerel ekonomiyi hem de uluslararası pazardaki rekabetçiliği sarsma riski taşıyor.
Isparta'daki tarım üreticileri, yaşanan bu olayı yerel ve ulusal düzeyde gündeme getirerek ilgili makamların harekete geçmesini talep ediyor. Çiftçiler, don olayından etkilenen ürünleri için tazminat yardımı ve destek programlarının hızla devreye alınmasını istiyor. Aksi takdirde, bu yılki hasatın neredeyse tamamen yok olabileceği ve bunun da tarımsal üretimin bel kemiği olan çiftçilerin ekonomik durumunu ağır şekilde sarsabileceği ifade ediliyor. Tarım Bakanlığı’na yapılan başvuruların yanı sıra, yerel yönetimlerin de soruna el atması bekleniyor.
Bu süreçte, çiftçiler ayrıca alternatif ürünler yetiştirmeyi düşünüyor. Ancak bu da zaman ve yatırım gerektirdiği için yeni bir belirsizlik ve risk yaratıyor. Isparta’nın tarım sektörü, bu tür olağanüstü durumlarla başa çıkmak için her daim hazırlıklı olmalı; dolayısıyla önleyici tedbirlerin alınması ve çiftçilere eğitim verilmesi büyük önem taşıyor.
Isparta’daki tarım alanında yaşanan bu olumsuz durum, yalnızca yerel üreticileri değil, aynı zamanda tüketicileri de etkileyecektir. Ürün fiyatlarının artışı, özellikle gıda enflasyonunun yükselmesine neden olabilir. Isparta’nın tarımsal potansiyeli göz önünde bulundurulduğunda, bu durumun çözüme kavuşturulması ve çiftçilerin desteklenmesi gerekmektedir. Gelecek için umutlu olmak adına yürütülecek politikaların çiftçinin yanında yer alması büyük önem taşıyor.
Sonuç olarak, Isparta'daki zirai don olayı, tarımsal üretim alanında ciddi kayıplara yol açtı. Çiftçilerin destek beklediği bu dönemde, ilgili makamların ve toplumsal paydaşların harekete geçmesi, hem ekonomik istikrarın hem de gıda güvenliğinin sağlanması açısından kritik bir öneme sahiptir. Zirai don karşısında verilmesi gereken mücadele, gelecekte daha dayanıklı ve sürdürülebilir bir tarım sektörü için bir fırsat oluşturabilir.